Anadolu Organize Sanayi Bölgesi olarak 15 Temmuz hain darbe girişiminin hemen ardından yaptığımız açıklama ile üretimin önemine vurgu yapmış ve üretim seferberliği başlatılması çağrısında bulunmuştuk. Her ülke tarihinde benzer kötü olaylar yaşanabilir. Önemli olan bekamızı ileriye taşıyacak uygulamalara gitmektir. Bununda yolu; sadece sektör bloğumuzda değil, her alanda üretimi artırmaktır. Bu çerçevede Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan’ ın üretimi artırmaya yönelik çağrılarını memnuniyetle karşılıyoruz. Yatırımcılarımız ve proje paydaşlarımızla yaptığımız her organizasyonda; yatırımların ve üretimin artırılmasının bir yurttaşlık görevi olduğuna vurgu yapıyor, Ülkemizin her türlü tehlike ve tehdide, ancak “güçlü ekonomi” ile karşı koyabileceğini dile getirmeye devam ediyoruz. Kurumsal ve kişisel tüm çevremizi bulunduğu alanlarda nitelikli ve kaliteli üretime motive ediyoruz ve buna devam edeceğiz.
Hiçbir kamu kaynağı kullanmadan bugüne getirdiğimiz Bölgemizde bu yıl itibariyle kırk fabrikada üretime geçilmiş ve iki bin kişiye istihdam sağlanmıştır. Elli fabrikanın ise çeşitli aşamalarda inşaatları devam etmektedir. Yatırımcılarımızın biran önce yatırımlarını tamamlayarak üretime geçmesi ve ihracata paydaş olması için teknik ve hukuki tüm yardımlarımızı azami düzeye çıkardık. Kısa sürede önemli mesafe kat ettik, tüm ekonomik sıkıntılara rağmen, bu yıl sonuna kadar hedefimiz; yapı kullanma ruhsatı ve işyeri açma ve çalışma ruhsatı almış işletme sayılarında yüzde yüz artış sağlanmaktır.
İnançlı yatırımcılarımızla beraber kısıtlı bir sermaye ile kurduğumuz Bölgemiz’de, şu anda bir firmamızın yatırım maliyeti, başlangıçta bölgemiz için öngördüğümüz fizibilite maliyetinin üstündedir. Anadolu OSB, günümüzde rekabet edebilirliğin temel koşulunun; bünyesinde AR-GE çalışmaları geliştirebilen ve inovasyon yapabilme yetisine sahip üretim alanlarından geçtiğinin farkındadır. Bu nedenle bölgemiz yatırımcıları ile yapacağımız proje paydaşlığı çerçevesinde, 2017’ de Bölgemiz sanayicisi için bir inovasyon, ar-ge ve teknoloji üretim merkezi olarak bir teknopark kurulması için proje ve yatırım finansmanı çalışmalarını tamamlamayı hedefliyoruz.
Öte yandan Başkent Üniversitesi ile eğitim, sağlık ve rekreasyon çalışmaları kapsamında protokol imzalayarak yaratıcı düşünce ile üretimin gücünü bir araya getirdik.
Katılımcılarımızın yüksek katma değerli ürün üretebilmeleri ve sürdürülebilir endüstriyel tasarım geliştirebilmeleri için fizibilite çalışmalarını tamamladığımız Organize Bilgi İnovasyon Teknoloji Merkezi’ ni faaliyete geçireceğiz. Milli eğitimin üretken hale gelmesi için mesleki ve teknik eğitime desteğimizi artırarak devam ettiriyoruz. Yıl itibariyle Çanakkale Savaşlarında Ankara’dan şehit olan 1764 asker anısına diktiğimiz 1764 badem ağacından elde ettiğimiz gelir ile 26 meslek öğrencisine burs veriyoruz. Eğitim fonunun kaynaklarını artırarak, bin öğrenciye destek olmayı hedefliyoruz.
Ayrıca doğa uyumlu tasarımlar konusunda stratejik ve etkin yaklaşımlara sahibiz. Bu nedenle fabrikalarımızdan önce yeşil alanlarımızı oluşturduk. Bölgemizde yağmur suları ile 70 bin metre kare büyüklüğünde gölet oluşturduk ve etrafını 5 binden fazla ağaçla donatarak korumaya aldık.
Bölgemiz, kalkınmasını özümsemiş Katılımcılarımız ve uzman kadrolarımızla ekonomik konjonktürün önemli bir bileşeni haline gelmiştir. Aynı azim ve kararlılıkla yaptığımız çalışmalara hız kesmeden devam edeceğiz. Hepimizin ülkemize vefa borcu var. Bunu parayla değil, ancak çalışarak ödeyebiliriz. Biz ülke ekonomisinin temel yapı taşı olan sanayicileri olarak, Milli üretimin ileriye taşınması için her adımı atmaya hazırız. Ancak üretimi artırıcı politikaların geliştirilmesi ve yatırım engellerinin kaldırılması gerekmektedir. Sanayicilerin önündeki bürokratik süreçler düzenlenmelidir. Yatırımını tamamlayan üretim yapmak isteyen sanayicinin “çevre izini” alması önemli bir süreyi almakta ve işletmelerin üretime geçmesini geciktirmektedir. Bu süreçlerin basitleştirilmesi ve kısaltılmasını bekliyoruz.
Son olarak organize sanayi bölgeleri yatırımın, üretimin ve ihracatın üssü hale gelmeli, bunun için gerekli iktisadi ve hukuki tedbirler alınmalıdır.